- Gülen nar bahçeyi güldürür. Erler sohbeti de seni erlerden eder.
- نار خندان باغ را خندان کند ** صحبت مردانت از مردان کند
- Katı taş ve mermer bile olsan, gönül sahibine erişirsen cevher olursun.
- گر تو سنگ صخره و مرمر شوی ** چون به صاحب دل رسی گوهر شوی
- Temizlerin muhabbetini tâ canının içine dik. Gönlü hoş olanların muhabbetinden başka muhabbete gönül verme.
- مهر پاکان در میان جان نشان ** دل مده الا به مهر دل خوشان
- Ümitsizlik diyarına gitme, ümitler var. Karanlığa varma güneşler var.
- کوی نومیدی مرو امیدهاست ** سوی تاریکی مرو خورشیدهاست
- Gönül, seni, gönül ehlinin diyarına; ten, seni su ve çamur hapsine çeker. 725
- دل ترا در کوی اهل دل کشد ** تن ترا در حبس آب و گل کشد
- Agâh ol, bir gönüldeşten gönül gıdasını al, onunla gönlünü gıdalandır. Yürü, ikbali bir ikbal sahibinden öğren!
- هین غذای دل بده از هم دلی ** رو بجو اقبال را از مقبلی
- Mustafa salâvatullahi aleyh’in İncil’de anılan iyi vasıflarını ululamaları
- تعظیم نعت مصطفی علیه السلام که مذکور بود در انجیل
- İncil'de Mustafa’nın, o Peygamberler başının, o sefa denizinin adı vardı;
- بود در انجیل نام مصطفی ** آن سر پیغمبران بحر صفا
- Sıfatları, şekli, savaşı, oruç tutuşu ve yiyişi anılmıştı.
- بود ذکر حلیهها و شکل او ** بود ذکر غزو و صوم و اکل او
- Hıristiyan taifesi, o da, o hitaba geldikleri zaman sevap için,
- طایفهی نصرانیان بهر ثواب ** چون رسیدندی بدان نام و خطاب
- Yüce adı öperler; lâtif vasfa yüz sürerlerdi. 730
- بوسه دادندی بر آن نام شریف ** رو نهادندی بر آن وصف لطیف