English    Türkçe    فارسی   

1
884-893

  • Sonra ululuk sahibi Tanrı’dan, ancak rahmet olarak sözlerimizin mükâfatı, iki misli bize gelir;
  • Sonradan kul nail olduğu şeylere bir daha nail olsun diye bizi, yine o güzel sözlere sevk eder, yine bize o çeşit sözler söyletir. 885
  • İşte böylece en güzel sözleri söyledikçe hep böyle sözlerin çıkmakta, Tanrı rahmeti inmektedir ve bu iki hal sende daimîdir.
  • Fârisî söyleyelim: Bu şevk ve cezbe, o zevkin geldiği taraftan gelir.
  • Her kavmin gözü, bir günceğiz zevk sürdüğü cihette kalmıştır.
  • Yakînen her cinsin zevki kendi cinsiyledir. Bak; cüz’ün zevki kendi küllünden olur.
  • Yahut o şey, bir cinse katılma kabiliyetinde olur da ona erişince o cinsten oluverir. 890
  • Su ve ekmek gibi ki bizim cinsimiz değilken bizim cinsimizden oluverdi ve vücudumuzu besledi, kuvvetimizi arttırdı.
  • Su ve ekmeğin sûreta bizimle cinsiyeti yoktur ama sonucu bakımından onu cinsimiz bil.
  • Eğer, bizimle cins olanlardan başka bir şeyden zevk alıyorsak o da ancak bizimle cinsiyeti olana benzer bir şeydir.