English    Türkçe    فارسی   

2
1368-1377

  • Bulaşık ve pis adam; sudan utanır, gizlenirse bu utanma, “Hayâ, imana mânidir” sözünün tahakkukuna sebep olur.
  • Gönül, ten havuzunda çamura bulandı ama ten, gönül havuzunda arındı.
  • Oğul, gönül havuzunun çevresinde olan, ten havuzundan sakın! 1370
  • Ten deniziyle gönül denizi birbirine bitişiktir, fakat aralarında bir berzah var, birbirlerine karışmazlar.
  • İster doğru ol, ister eğri. O gönül havuzuna doğru gel, geri kalma.
  • Padişahların huzurunda can tehlikesi var ama himmetleri yüce kişiler can korkusu yüzünden padişahtan çekinmezler.
  • Padişah, şekerden daha tatlı olunca canın tatlılığına gitmesi de daha hoş, daha doğru.
  • Ey beni kınayan, sen sağ esen ol. Ey selâmet arayan, sen beni bırak! 1375
  • Benim canım ocaktır, ateşten hoşlanır, ocağa ateş yurdu olmak yeter.
  • Bana ocak gibi aşka yanmak düştü. Bundan kör olansa zaten ocak değildir.