English    Türkçe    فارسی   

2
1539-1548

  • Zira noksan akılları tamamlamak, yani akıllanmak mümkündür, fakat bedendeki noksanı tamamlamaya imkân yok.
  • ز انکه تکمیل خردها دور نیست ** لیک تکمیل بدن مقدور نیست‏
  • Allah’tan uzak düşen her kötü kişinin kâfirliği, Firavunluğu, umumiyetle akıl noksanından ileri gelmiştir. 1540
  • کفر و فرعونی هر گبر بعید ** جمله از نقصان عقل آمد پدید
  • Beden noksanı için Kuran’ da “ Köre teklif yok” diye bir genişlik var.
  • بهر نقصان بدن آمد فرج ** در نبی که ما علی الاعمی حرج‏
  • Şimşek çabucak sönüp gider, pek vefasızdır. Sen aydın ve parlak olmayan geçici şeyi baki olandan ayırt edemiyorsun.
  • برق آفل باشد و بس بی‏وفا ** آفل از باقی ندانی بی‏صفا
  • Şimşek güler o kişiye. Kime biliyor musun? Onun nuruna gönül bağlayana.
  • برق خندد بر که می‏خندد بگو ** بر کسی که دل نهد بر نور او
  • Felek nurlarının sonu yoktur. O nurlar, şarkta ve garpta bulunmayan Allah nuruna benzer mi hiç?
  • نورهای چرخ ببریده پی است ** آن چو لا شرقی و لا غربی کی است‏
  • Şimşek, bil ki göz nurunu alır, baki nur da, bil ki gözlere yardımcıdır. 1545
  • برق را چون یخطف الأبصار دان ** نور باقی را همه انصار دان‏
  • Denizköpüğü üstüne at sürmekle şimşek ziyasıyla mektup okumak,
  • بر کف دریا فرس را راندن ** نامه‏ای در نور برقی خواندن‏
  • Hırs yüzünden akıbeti görmemek, kendi gönlüne, kendi aklına gülmektir.
  • از حریصی عاقبت نادیدن است ** بر دل و بر عقل خود خندیدن است‏
  • Aklın hassası, işin sonunu görmektir. Akıbeti görmeyen akıl, nefistir.
  • عاقبت بین است عقل از خاصیت ** نفس باشد کاو نبیند عاقبت‏