- Onların beni tespih etmeleriyle münezzeh, mukaddes olmam. Bu tespih incilerini saymakla kendileri temizlenirler.
- من نگردم پاک از تسبیحشان ** پاک هم ایشان شوند و در فشان
- Biz; dile, söze bakmayız; gönle hale bakarız.
- ما زبان را ننگریم و قال را ** ما روان را بنگریم و حال را
- Kalp huşu sahibiyse kalbe bakarız, isterse sözünde kulluk ve aşağılık olmasın! 1760
- ناظر قلبیم اگر خاشع بود ** گر چه گفت لفظ ناخاضع رود
- Çünkü gönül cevherdir. Söz söylemekse araz. Bu yüzden araz, âriyettir, maksat cevherdir.
- ز انکه دل جوهر بود گفتن عرض ** پس طفیل آمد عرض جوهر غرض
- Manası gizli kapalı yahut başka olan bu çeşit lâflar, ne vakte kadar sürecek? Yanıp yakılmak isterim ben, yanıp yakılmak, ateşe düş!
- چند ازین الفاظ و اضمار و مجاز ** سوز خواهم سوز با آن سوز ساز
- Canda sevgiden bir ateş tutuşur. Düşünceyi, sözü, baştanbaşa yakıver!
- آتشی از عشق در جان بر فروز ** سربهسر فکر و عبارت را بسوز
- Musa, edep bilenler başka, canı, ruhu yanmış âşıklar başka.
- موسیا آداب دانان دیگرند ** سوخته جان و روانان دیگرند
- Âşıklara her nefeste bir yanış var. Yıkık köyden haraç, âşar alınmaz. 1765
- عاشقان را هر نفس سوزیدنی ست ** بر ده ویران خراج و عشر نیست
- Hatalı söz söylerse bile ona hatalı deme. Kanına bulanıp şehit olursa yıkamaya kalkışma.
- گر خطا گوید و را خاطی مگو ** گر بود پر خون شهید او را مشو
- Şehitlere kan, sudan yeğdir. Bu yanlış sözde yüzlerce doğrudan yeğ!
- خون شهیدان را ز آب اولیتر است ** این خطا از صد ثواب اولیتر است