English    Türkçe    فارسی   

2
1777-1786

  • Musa Allahtan bu azarı duyunca çöle düşüp çobanın ardınca koştu.
  • O hayran âşığın izini izledi, çöldeki otların tozunu silkti.
  • Âşık ve hayran adamların ayak izleri, başkalarının izlerinden ayrılır, hemen belli olur.
  • Âşık, Ruh gibi bir ayağını yukardan aşağıya atar; bir ayağını fil gibi eğri büğrü basar. 1780
  • Bazen bir dalga gibi bayrak diker, yücelir. Bazen balık gibi suyun içinde gider, görünmez.
  • Bazen de remilcinin remil dökmesi gibi ahvalini toprak üstüne yazar.
  • Musa nihayet onu bulup gördü. Dedi ki: “Müjdemi ver! Allah’tan izin geldi.
  • Hiçbir sebep ve tertip yolu arama; daralan gönlün ne isterse onu söyle!
  • Senin küfrün, din, dinin can nuru. Sen emniyete erişmişsin; bütün bir cihan da senin yüzünden amanda. 1785
  • Ey “Allah dilediğini yapar” sırrına erişip o sırla her şeyden affedilmiş olan kişi; pervasızca yürü, dilini aç!