English    Türkçe    فارسی   

2
1842-1851

  • Gözü açık olan bunları sebepsiz, Allah hikmeti olarak görür. Fakat mademki sen duygu âlemindesin, sebeplere kulak as!
  • Sebeplere yapışmamak, onları görmemek makamı; ruhu tabayi âleminden kurtulmuş olanındır.
  • Bu çeşit adam, peygamberlerin mucizeleri çeşmesini sebepsiz görür. Onları, sudan, ottan meydana geliyor bilmez.
  • Bu sebep, doktorla hasta, kandille fitil gibidir. 1845
  • Gece kandiline yeni bir fitil bük, fakat güneş kandilini bunlara muhtaç sanma.
  • Yürü, aşevinin damı için samanlı balçık hazırla. Fakat bil ki kâinatın damı, buna muhtaç değil.
  • Ah. Sevgilimiz, gamımızı yakıp mahvedince gece yalnızlığı bile geçti, gündüz oldu.
  • Ay, ancak geceleyin cilve eder. Gönlün istediği sevgiliyi gönül derdinden başka bir şey de arama.
  • Fakat sen, İsa’yı bıraktın da eşeği besledin. Hulâsa eşek gibi perdenin ardında kaldın gitti! 1850
  • Bilgi ve irfan, İsa’nın talihidir, ey eşek sıfatlı, eşeğin talihi değil!