English    Türkçe    فارسی   

2
2015-2024

  • Ahmağın dostluğu düşmanlıktan beterdir. Ne suretle olursa olsun sürülmesi gerek” dedi. 2015
  • دوستی ابله بتر از دشمنی است ** او بهر حیله که دانی راندنی است‏
  • Er dedi ki; “Vallahi bunu hasedinden söyledin, yoksa sen ayıya ne bakıyorsun, sevgilisini gör!”
  • گفت و الله از حسودی گفت این ** ور نه خرسی چه نگری این مهر بین‏
  • Adam, “Ahmakların sevgisi aldatıcı bir sevgidir, benim bu hasedim, onun sevgisinden iyidir.
  • گفت مهر ابلهان عشوه‏ده است ** این حسودی من از مهرش به است‏
  • Be adam, gel benimle bir ol da o ayıyı sür, defet. Hemcinsini bırakıp ayıya güvenme” dediyse de
  • هی بیا با من بران این خرس را ** خرس را مگزین مهل هم جنس را
  • Er, “Git, git hasetçi herif, kendi işine bak” dedi. Adam “İşim buydu ama sana nasip değil.
  • گفت رو رو کار خود کن ای حسود ** گفت کارم این بد و رزقت نبود
  • Yüce kişi ben bir ayıdan daha aşağı değilim ya. Onu bırak da eşin dostun ben olayım. 2020
  • من کم از خرسی نباشم ای شریف ** ترک او کن تا منت باشم حریف‏
  • Başına bir şey gelecek diye yüreğim titriyor. Böyle bir ayı ile ormanlığa gitme.
  • بر تو دل می‏لرزدم ز اندیشه‏ای ** با چنین خرسی مرو در بیشه‏ای‏
  • Yüreğim asla olmayacak şeyden titremedi. Bu seziş Allah nurundandır, saçma değil.
  • این دلم هرگز نلرزید از گزاف ** نور حق است این نه دعوی و نه لاف‏
  • Ben müminim “Mümin Allah nuruyla bakar” sırrına mazharım. Kendine gel, kendine! Bu ateşgedeyi bırak!” dedi.
  • مومنم ینظر بنور الله شده ** هان و هان بگریز از این آتشکده‏
  • Bu sözler, erin kulağına girmedi. Suizan adama kuvvetli bir settir.
  • این همه گفت و به گوشش در نرفت ** بد گمانی مرد را سدی است زفت‏