English    Türkçe    فارسی   

2
2107-2116

  • Biri İlliyîn’in güneşi, öbürü Siccîn’in yarasası.
  • Biri her ayıptan arınmış tertemiz bir nur, öbürü her kapının dilencisi bir kör.
  • Biri Pervin burcuna ziya veren bir ay, öbürü fışkıda debelenen bir kurt.
  • Biri Yusuf yüzlü, İsa nefesli, öbürü bir kurt yahut çıngıraklı bir eşek. 2110
  • Biri Lâmekân âleminde uçmakta, öbürü köpekler gibi samanlıkta kalakalmış!
  • Gül, hâl diliyle bokböceğine şu sözleri söyleyip durmaktadır: “Ey koltuğu kokmuş,
  • Gül bahçesinden kaçıyorsun ama bu nefretin gülistanın kemaline delâlet eder.
  • Benim gayretim, senin başına dikilmiş bir yasakçıdır. Ey bayağı mahlûk, buradan uzak ol.” Gül bokböceğine şöyle bağırmaktadır:
  • “Ey aşağılık mahlûk, sen benimle ihtilât edersen benim madenimdesin diye bir şüphe hasıl olabilir. 2115
  • Bülbüllere çayır, çimen yaraşır. Bokböceğine vatan da pisliktir.