English    Türkçe    فارسی   

2
2136-2145

  • Çünkü nefsi, ağır yeminle bağlanan nefis, bundan daha ziyade daralır, perişan olur.
  • Bu, bir esirin hâkimi bağlanmasına benzer. Hâkim o bağı koparır, o bağdan kurtulur.
  • Kızgınlıkla o bağı, kölesinin kafasına fırlatıp atar. Nefis de o yemini, kendisine esir olan adamın suratına vurur.
  • Sen onun “Ahitlerinize vefa edin” hükmünden el yıka. “ Yeminlerinizi koruyun, ahitlerinizde durun” hükmünü ona söyleme.
  • Kiminle ahdettiğini bilen tenini iplik haline kor, o ahdin etrafında dolanır, o ahdi örer durur. 2140
  • Mustafa Aleyhisselâm’ın bir hasta sahabenin hatırını sormaya gitmesi, hasta halini, hatırını sormasının faydası
  • Sahabeden biri hastalandı, o hastalık yüzünden zayıfladı, iplik gibi inceldi.
  • Mustafa halini, hatırını sormaya geldi. Çünkü Peygamber’in huyu tamamıyla lütuf ve keremden ibaretti.
  • Hastanın halini, hatırını sormaya gitmekte fayda vardır. Faydası da gene sanadır.
  • Birinci faydası şudur; O hasta adam, bir kutup, bir ulu şah olabilir.
  • Mademki inatçı adam, gönlünün iki gözü de yok, odunu ödağacından ayırt edemezsin. 2145