- Evin kapısını vur.K aymaz’a söyle, o yufka ekmeğiyle kazı getirsin” dedi.
- بر در خانه بگو قیماز را ** تا بیارد آن رقاق و قاز را
- Şerif gidince, fakîhe dedi ki: “Ey işi yerinde, güneş görmüş her şeyi anlar bilir adam, den fakihsin, bu meydanda.
- چون به ره کردش بگفت ای تیز بین ** تو فقیهی ظاهر است این و یقین
- O şerif, manasız bir iddiada bulunuyor. Anasının ne iş ettiğini kim bilir ki?
- او شریفی میکند دعوی سرد ** مادر او را که داند تا که کرد
- Karıya ve karı işine gönül bağlıyor, hem kadınlar nâkıs akıllıdır diyor, hem de onlara itimat edemiyorsunuz.
- بر زن و بر فعل زن دل مینهید ** عقل ناقص و آن گهانی اعتماد
- Zamanede nice ahmaklar, Ali’ye Peygambere nispet iddia ederler.” 2195
- خویشتن را بر علی و بر نبی ** بسته است اندر زمانه بس غبی
- Zinadan ve zina edicilerden olan herkes, Tanrı mensupları için işte bu zanda bulunur.
- هر که باشد از زنا و زانیان ** این برد ظن در حق ربانیان
- Dönen ve bu yüzden başı dönmüş olan kişi elbette evi de kendisi gibi döner görür.
- هر که بر گردد سرش از چرخها ** همچو خود گردنده بیند خانه را
- O edepsiz bahçıvanın söylediği sözler, kendi haliydi. Evlâdı Resulden o işler, uzaktır.
- آن چه گفت آن باغبان بو الفضول ** حال او بد، دور از اولاد رسول
- O bahçıvan mürtetlerin dölü olmasaydı Peygamber hanedanı hakkında böyle söyler miydi?
- گر نبودی او نتیجه مرتدان ** کی چنین گفتی برای خاندان
- Afsunlar okudu, fakîh de bunları dinledi. Bunun üzerine o sitemkâr fakîh şerifin ardından gidip, 2200
- خواند افسونها شنید آن را فقیه ** در پیش رفت آن ستمکار سفیه