English    Türkçe    فارسی   

2
2407-2416

  • Üçüncü ise hiç sana mal olmaz. Bunu duydun ya. Hadi şimdi yürü, ben gidiyorum.
  • Sen de durma atım seni tepelemesin. Yoksa bir düştün mü, bir daha kalkamazsın!” dedi.
  • Şeyh, sopasını sürüp çocukların arasına katıldı. O genç adam ona tekrar bağırdı.
  • “Gel de hiç olmazsa şunu etraflıca anlat. Bu söylediğin üç çeşit kadın kimlerdir? Onu bir söyle!” 2410
  • Şeyh, yine onun yanına at sürüp dedi ki: “Bakir, tamamıyla sana mal olur, gamdan kurtulursun.
  • Yarısı senin olan da duldur. Fakat hiçbir suretle sana mal olmayan, evlâdı olan kadındır.
  • İlk kocasından evlâdı olursa sevgisi de, bütün hâtıraları da oraya gider.
  • Hadi git, atım seni tepmesin. Uzaklaş, yoksa serkeş atımın nalı seni ezer!
  • Şeyh yine hay huy edip sopasını sürdü, yine çocukları yanına çağırdı. 2415
  • Adam tekrar bağırdı: “Ey ulu padişah, bir sualim kaldı, gel!” dedi.