English    Türkçe    فارسی   

2
2410-2419

  • “Gel de hiç olmazsa şunu etraflıca anlat. Bu söylediğin üç çeşit kadın kimlerdir? Onu bir söyle!” 2410
  • Şeyh, yine onun yanına at sürüp dedi ki: “Bakir, tamamıyla sana mal olur, gamdan kurtulursun.
  • Yarısı senin olan da duldur. Fakat hiçbir suretle sana mal olmayan, evlâdı olan kadındır.
  • İlk kocasından evlâdı olursa sevgisi de, bütün hâtıraları da oraya gider.
  • Hadi git, atım seni tepmesin. Uzaklaş, yoksa serkeş atımın nalı seni ezer!
  • Şeyh yine hay huy edip sopasını sürdü, yine çocukları yanına çağırdı. 2415
  • Adam tekrar bağırdı: “Ey ulu padişah, bir sualim kaldı, gel!” dedi.
  • Şeyh tekrar o tarafa gelip “Çabuk söyle, nedir? Çok duramam, çünkü o çocuk meydandan topumu kaptı!” dedi.
  • Adam “Ey Padişah, bu kadar akla, edebe sahip olduğun halde bu ne divanelik, bu ne iş. Şaşılacak şey!
  • Sen söz söylerken Aklı Küllünde ötesindesin; bir güneş olduğun halde nasıl delilikle gizleniyorsun” dedi.