- Dünyada elbisen var, zenginleştin; fakat bu âlemden gidince nasıl edeceksin?
- در جهان پوشیده گشتی و غنی ** چون برون آیی از اینجا چون کنی
- Ahiret için de bir sanat öğren ki mağfiret kazancını elde edesin.
- پیشهای آموز کاندر آخرت ** اندر آید دخل کسب مغفرت
- O cihan da pazarla, kazançla dolu bir şehirdir. Zannetme ki kazanma yalnız bu âlemdedir ve bu kazanç kâfidir! 2595
- آن جهان شهری است پر بازار و کسب ** تا نپنداری که کسب اینجاست حسب
- Ulu Tanrı “Bu cihanın kazancı, o kazancın yanında çocuk oyuncağıdır” dedi.
- حق تعالی گفت کاین کسب جهان ** پیش آن کسب است لعب کودکان
- Hani bir çocuk, öbür çocuğun üstüne yürür, onunla konuşuyor birleşiyor gibi hareketlerde bulunur ya..
- همچو آن طفلی که بر طفلی تند ** شکل صحبت کن مساسی میکند
- Çocuklar, dükkâncılık oynarlar ya fakat zaman geçirmeden başka, ellerine bir şey girmez.
- کودکان سازند در بازی دکان ** سود نبود جز که تعبیر زبان
- Gece gelip çatar, çocuk evine aç döner, Öbür çocuklar giderler, tek başına kalakalır.
- شب شود در خانه آید گرسنه ** کودکان رفته بمانده یک تنه
- Bu âlem oyun yeridir, ölüm de gece. Geri döner gidersin, fakat kese bomboş, sen de yorgun argın! 2600
- این جهان بازیگه است و مرگ شب ** باز گردی کیسه خالی پر تعب
- Be serkeş herif, din kazancı; aşktır, gönül cezbesidir, Hak nuruna kabiliyettir.
- کسب دین عشق است و جذب اندرون ** قابلیت نور حق دان ای حرون
- Bu aşağılık nefis, senden fâni kazanç ister. Fakat niceye bir aşağılık şeyleri kazanıp duracaksın, bırak artık, yeter.
- کسب فانی خواهدت این نفس خس ** چند کسب خس کنی بگذار بس