English    Türkçe    فارسی   

2
2655-2664

  • Ey, ateş senin tabiatın yakmaktır, bir şeyi yakmaman mümkün değil. 2655
  • Tanrı seni yakıcı bir hale getirmiş, bütün hırsızların üstadı etmiştir. İşte lânet budur.
  • Tanrı ile yüz yüze konuştum. Ey düşman, senin hilene karşı ben kim oluyorum?
  • Senin marifetlerin, ıslık sesi gibidir, kuşların seslerine benzer, fakat kuş avlar.
  • O, yüz binlerce kuşun yolunu urmuştur. Kuş, aşina bir kuş geldi sanıp aldanmıştır.
  • Havada uçarken ıslık sesini duyunca havadan iner, burada esir olur. 2660
  • Nuh’un kavmi senin hilenden feryada düşmüşler, gönülleri yanmış, göğüsleri paramparça olmuştur.
  • Cihanda Âd kavmine rüzgârı sen yolladın, onları azaplara, mihnetlere sen düşürdün.
  • Lût kavminin başına taş yağmasına sen sebep oldun. O kara suyun içinde, senin yüzünden boğuldular.
  • Nemrut’un beyni, senin yüzünden döküldü binlerce fitneler meydana getiren Şeytan!