- Kahırla lütuf, birbirine eş oldu. Bu ikisinden bir hayır ve şer âlemi doğdu. 2680
- قهر و لطفی جفت شد با همدگر ** زاد از این هر دو جهانی خیر و شر
- Sen otla kemiği göster, nefis ve can gıdasını arz et.
- تو گیاه و استخوان را عرضه کن ** قوت نفس و قوت جان را عرضه کن
- Nefis gıdasını isterse aşağılıktır, ruh gıdasını isterse serverdir.
- گر غذای نفس جوید ابتر است ** ور غذای روح خواهد سرور است
- Tene hizmet ederse eşektir. Can denizine dalarsa inci bulur.
- گر کند او خدمت تن هست خر ** ور رود در بحر جان یابد گهر
- Gerçi bu ikisi birbirine aykırı, hayır ve şerdir ama ikisi de bir iş başındadır.
- گر چه این دو مختلف خیر و شراند ** لیک این هر دو به یک کار اندراند
- Peygamberler, ibadetlerini arz ederler, düşmanlar şehvetlerini. 2685
- انبیا طاعات عرضه میکنند ** دشمنان شهوات عرضه میکنند
- Ben iyiyi nasıl kötüleştirebilirim? Tanrı değilim ya! Ben bir davetçiyim, onları yaratan değil!
- نیک را چون بد کنم یزدان نیام ** داعیم من خالق ایشان نیام
- Güzeli çirkin yapabilir miyim? Rab değilim ki. Güzele çirkine bir aynayım.
- خوب را من زشت سازم رب نهام ** زشت را و خوب را آیینهام
- Hintli, bu, adamı kara suratlı gösteriyor diye aynayı yaktı.
- سوخت هندو آینه از درد را ** کاین سیه رو مینماید مرد را
- O beni gammaz yaptı, çirkin kimdir, güzel kim? Söyleyeyim diye o, beni doğru sözlü etti.
- او مرا غماز کرد و راست گو ** تا بگویم زشت کو و خوب کو