- O köyün eşrafından iki kişi yakalayıp birini öldürmeye niyet ettiler.
- دو کس از اعیان آن ده یافتند ** در هلاک آن یکی بشتافتند
- Öldürmek üzere elini bağladıkları zaman dedi ki: “Padişahlar, yüce erler.
- دست بستندش که قربانش کنند ** گفت ای شاهان و ارکان بلند
- Niye benim kanıma kastediyorsunuz. Neden benim kanıma susadınız?
- در چه مرگم چرا میافگنید ** از چه آخر تشنهی خون منید
- Öldürülmemde ki maksat, garaz ne? Görüyorsunuz ya, gördüğünüz gibi yoksulum, çırçıplak bir adamım” 3050
- چیست حکمت چه غرض در کشتنم ** چون چنین درویشم و عریان تنم
- Oğuzların biri “ Arkadaşın korksun, ürksün de altınları çıkarsın diye öldürüyoruz” dedi.
- گفت تا هیبت بر این یارت زند ** تا بترسد او و زر پیدا کند
- Adam “O benden yoksul” deyince Oğuz, “Haber verdiler onun altını var” dedi.
- گفت آخر او ز من مسکینتر است ** گفت قاصد کرده است او را زر است
- Adam dedi ki: “Mademki bizim ikimizden bir şey umuyorsunuz,
- گفت چون وهم است ما هر دو یکایم ** در مقام احتمال و در شکایم
- Evvelâ onu öldürün de ben korkayım, altınların yerini göstereyim!”
- خود و را بکشید اول ای شهان ** تا بترسم من دهم زر را نشان
- Şimdi sen de Allah’ın keremine bak ki biz âhir zamanda geldik. 3055
- پس کرمهای الهی بین که ما ** آمدیم آخر زمان در انتها
- Zamanlardan sonuncusu, ilk devirlerden daha üstündür. Hadiste “ Ahirûnes Sâbikun” denmektedir.
- آخرین قرنها پیش از قرون ** در حدیث است آخرون السابقون