- Ateşi daima su ile korkuturlar. Fakat suyu hiç ateşle korkutabilirler mi?
- دایم آتش را بترسانند از آب ** آب کی ترسید هرگز ز التهاب
- Sen ayın yüzünde ayıp noksan buluyor, cennette diken topluyorsun.
- در رخ مه عیب بینی میکنی ** در بهشتی خارچینی میکنی
- Ey diken arayan, cennete gitsen bile orada senden başka bir diken göremezsin.
- گر بهشت اندر روی تو خار جو ** هیچ خار آن جا نیابی غیر تو
- Güneşi balçıkla sıvıyor, kâmil bedirde gedik arıyorsun.
- میبپوشی آفتابی در گلی ** رخنه میجویی ز بدر کاملی
- Âlemde parlayıp duran güneş bir yarasa için nasıl gizlenir? 3350
- آفتابی که بتابد در جهان ** بهر خفاشی کجا گردد نهان
- Ayıplar, pîrler ret ettiğinden ayıp oldu. Kayıplar onların hasedi yüzünden kayıp kesildi.
- عیبها از رد پیران عیب شد ** غیبها از رشک ایشان غیب شد
- Huzurdan uzaksan bari dost ol, çabucak nedamet getir, işe güce koyul,
- باری از دوری ز خدمت یار باش ** در ندامت چابک و بر کار باش
- Da o yoldan sana da bir rüzgâr essin. Rahmet, suyuna neden hasetle mani oluyorsun?
- تا از آن راهت نسیمی میرسد ** آب رحمت را چه بندی از حسد
- Uzaktaysan bile bulunduğun yerden o tarafa yönel, “Nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa dönün!”
- گر چه دوری دور میجنبان تو دم ** حیث ما کنتم فولوا وجهکم
- Eşek bile hızlı yürüyeyim derken balçığa saplandı mı oradan kurtulmak için anbean oynar durur. 3355
- چون خری در گل فتد از گام تیز ** دمبهدم جنبد برای عزم خیز