- Gönlünde is üstünde is, kurum üstünde kurum. Bu is ve kurum bir derecede ki nihayet gönlün, bütün sırlara karşı kör olmuş.
- بر دلت زنگار بر زنگارها ** جمع شد تا کور شد ز اسرارها
- Eğer o is, kurum, yeni bir kazana ursa bir arpa tanesi kadar küçük bile olsa eseri görünür.
- گر زند آن دود بر دیگ نوی ** آن اثر بنماید ار باشد جوی
- Çünkü her şey, zıddı ile meydana çıkar. Bembeyaz kazanın beyazlığı ütünde o kara is berbat bir şekilde kendini gösterir.
- ز انکه هر چیزی به ضد پیدا شود ** بر سپیدی آن سیه رسوا شود
- Fakat dumanın tesiriyle kazan karardı mı artık onun üstünde isi, kurumu kim görür a inatçı?
- چون سیه شد دیگ پس تاثیر دود ** بعد از این بروی که بیند زود زود
- Demirci zenci olursa yüzü, dumanla isle aynı renktedir. 3375
- مرد آهنگر که او زنگی بود ** دود را با روش هم رنگی بود
- Fakat beyaz adam demirciliğe kalkışırsa yüzü yer, yer kararır, kızarır.
- مرد رومی کاو کند آهنگری ** رویش ابلق گردد از دود آوری
- Bu takdirde de günahın tesirini derhal anlar da ağlayıp sızlamaya başlar ve “ Aman Yarabbi” demeye koyulur.
- پس بداند زود تاثیر گناه ** تا بنالد زود گوید ای اله
- Fakat bir adam, günahta ısrar eder, kötülüğü kendine sanat edinir, düşünce gözüne toprak saçarsa,
- چون کند اصرار و بد پیشه کند ** خاک اندر چشم اندیشه کند
- Artık tövbe etmeyi bile aklına getirmez; o suç gönlüne tatlı gelir; böyle böyle nihayet dinsiz olur gider.
- توبه نندیشد دگر شیرین شود ** بر دلش آن جرم تا بیدین شود
- O pişman oluş, o “Yarabbi” deyiş ondan zail olur, gönül aynasının yüzünü beş kat pas örter. 3380
- آن پشیمانی و یا رب رفت از او ** شست بر آیینه زنگ پنج تو