- Şeyh dedi ki: “Parayı nerden bulayım? Ben borçlu bir adamım,aynı zamanda ölüyorum!”
- شیخ گفتا از کجا آرم درم ** وام دارم میروم سوی عدم
- Çocuk derdinden tabağı yere vurdu, feryat ve figana başladı.
- کودک از غم زد طبق را بر زمین ** ناله و گریه بر آورد و حنین
- Eleminden hayhayla ağlamaya koyuldu, ”Keşke iki ayağım da kırılaydı,
- میگریست از غبن کودک های های ** کای مرا بشکسته بودی هر دو پای
- Keşke külhana gideydim de tekkenin kapısından geçmez olaydım” diyordu.
- کاشکی من گرد گلخن گشتمی ** بر در این خانقه نگذشتمی
- Boğazına düşkün, yemeye alışkın sofiler, köpek gönüllüdürler, fakat kedi gibi yüzlerini yıkarklar, temiz görünürler. 405
- صوفیان طبل خوار لقمه جو ** سگ دلان و همچو گربه روی شو
- Çocuğun feryadından hırlı, hırsız birçok kişi başına toplandı.
- از غریو کودک آن جا خیر و شر ** گرد آمد گشت بر کودک حشر
- Çocuk, ”Ey kötü Şeyh, beni ustam muhakkak öldürür.
- پیش شیخ آمد که ای شیخ درشت ** تو یقین دان که مرا استاد کشت
- Eğer yanına eli boş gidersem beni keser, buna razı mısın?” diyordu.
- گر روم من پیش او دست تهی ** او مرا بکشد اجازت میدهی
- Borçlular da inkâra düşüp Şeyh’e yüz çevirerek “Bu ne oyun ki?
- و آن غریمان هم به انکار و جحود ** رو به شیخ آورده کاین باری چه بود
- Bizim malımızı yedin, borçlu gidiyorsun. Böyle olduğu halde neden başka bir zulümde daha bulundun?” diyorlardı. 410
- مال ما خوردی مظالم میبری ** از چه بود این ظلم دیگر بر سری