- Çünkü gül bahçesi olmayınca, bülbül sükût eder. Güneşin kayboluşu, uyanıklığı öldürür.
- ز آنکه بیگلزار بلبل خامش است ** غیبت خورشید بیداری کش است
- Ey güneş! Sen yeraltını aydınlatmak üzere bu gül bahçesini terk ediyorsun.
- آفتابا ترک این گلشن کنی ** تا که تحت الارض را روشن کنی
- Fakat marifet güneşi, bir yerden bir yere gitmez, o güneş dolunmaz. Onun tanyeri akıl ve candan başka bir yer değildir.
- آفتاب معرفت را نقل نیست ** مشرق او غیر جان و عقل نیست
- Hele işi gücü; gündüz olsun gece olsun, âlemi aydınlatmak olan o cihanın kemal güneşi hiç kaybolmaz.
- خاصه خورشید کمالی کان سری ست ** روز و شب کردار او روشنگری ست
- İskender’sen gün doğusuna gel. Ondan sonra nereye gidersen nurlusun, kuvvetlisin! 45
- مطلع شمس آی گر اسکندری ** بعد از آن هر جا روی نیکوفری
- Ondan sonra nereye varsan orası doğu olur; doğrular senin batına âşık kesilir.
- بعد از آن هر جا روی مشرق شود ** شرقها بر مغربت عاشق شود
- Senin yarasa duygun batıya doğru koşmakta, inciler saçan duygun da doğuya doğru akmakta.
- حس خفاشت سوی مغرب دوان ** حس در پاشت سوی مشرق روان
- Ey atlı! Duygu yolu, eşeklerin yoludur. Ey eşeklere karışan, utan!
- راه حس راه خران است ای سوار ** ای خران را تو مزاحم شرم دار
- Bu beş duygudan başka beş duygu daha vardır. O duygular kırmızı altın gibidir, bunlar bakır gibi.
- پنج حسی هست جز این پنج حس ** آن چو زر سرخ و این حسها چو مس
- Tanıyışta, anlayışta mahareti olanlar, o pazarda nasıl olur da bakır duyguyu altın duygu gibi alırlar? 50
- اندر آن بازار کایشان ماهرند ** حس مس را چون حس زر کی خرند