English    Türkçe    فارسی   

2
940-949

  • Ölüm günü, bu duygun kalmaz. Can nurun var mı ki gönlüne yâr olsun? 940
  • Mezarda bu göze toprak dolar. Mezarı aydınlatacak nurun var mı?
  • Bu elin, ayağın gidince canının uçması için kolun kanadın var mı?
  • Bu hayvani can kalmayınca yerine koymak için baki bir cana sahip misin?
  • Şart, iyilik etmek değil, iyilikle gelmek, bu iyiliği Allah’a götürmektir.
  • İnsanlıktan mı bir cevhere sahipsin, eşeklikten mi? Bu ârazlar yok olunca nasıl götüreceksin ki? 945
  • Bu namaz ve oruç arazlarını Allah’a nasıl ileteceksin ki? Çünkü araz, iki zaman zarfında baki kalmaz, yok olup gider, bir anlıktır.
  • Arazları götürmeye imkân yoktur. Fakat cevherden hastalıkları giderirler.
  • Bu suretle de cevher, bu hastalık arazlarından kurtulur, değişir. Perhiz yüzünden hastalığın geçmesi gibi.
  • Perhiz arazı, çalışmalarıyla cevher olur; acı ağız perhizle tatlılaşır.