- Birdenbire baktı ki kızgın bir fil çıkageldi. Önce o gözetleyene gelip çattı.
- دید پیلی سهمناکی میرسید ** اولا آمد سوی حارس دوید
- Ağzını üç kere kokladı. Fakat ondan hiçbir kötü koku gelmedi. 150
- بوی میکرد آن دهانش را سه بار ** هیچ بویی زو نیامد ناگوار
- Birkaç kere etrafın da dönüp dolaşarak gitti. O iri fil, adama hiç dokunmadı.
- چند باری گرد او گشت و برفت ** مر ورا نازرد آن شهپیل زفت
- Uyuyanların hepsinin ağızlarını kokladı, hepsinden de koku aldı.
- مر لب هر خفتهای را بوی کرد ** بوی میآمد ورا زان خفته مرد
- Yavrusunu kebap edip yiyenleri hemencecik paraladı öldürdü.
- از کباب پیلزاده خورده بود ** بر درانید و بکشتش پیل زود
- O anda hepsini de birer, birer paralıyor, onlardan hiç de ürkmüyordu.
- در زمان او یک بیک را زان گروه ** میدرانید و نبودش زان شکوه
- Onların her birini havaya kaldırıp yere vurarak parçalamaktaydı. 155
- بر هوا انداخت هر یک را گزاف ** تا همیزد بر زمین میشد شکاف
- Ey halkın kanını emen, bu işten uzaklaş, halkın kanı seni savaşa düşürmesin.
- ای خورندهی خون خلق از راه برد ** تا نه آرد خون ایشانت نبرد
- Bil ki halkın malı kanı demektir. Çünkü mal güçle, kuvvetle çalışmayla ele geçer.
- مال ایشان خون ایشان دان یقین ** زانک مال از زور آید در یمین
- O fil yavrularının anaları kan güder, fil yavrusu yiyenden öç alır, öldürür.
- مادر آن پیلبچگان کین کشد ** پیل بچهخواره را کیفر کشد