- Sen buğday da yiyebilirsin, arpa da, darı, mısır gibi başka şeyler de… Hâlbuki ben bunları yiyemem.
- گندم و جو را و باقی حبوب ** میتوانی خورد و من نه ای طروب
- Böyle olduğu halde bizim kısmetimiz olan şu bir parçacık ekmeği bile kapıyorsun! 3310
- این لب نانی که قسم ماست نان ** میربایی این قدر را از سگان
- Horozun köpeğe cevabı
- جواب خروس سگ را
- Bu sözü duyan horoz, “Merak etme, Allah sana buna karşılık başka şeyler verir.
- پس خروسش گفت تن زن غم مخور ** که خدا بدهد عوض زینت دگر
- Bu ev sahibinin atı sakatlanacak, yarın sabah, adamakıllı doyacaksın, kederlenme.
- اسپ این خواجه سقط خواهد شدن ** روز فردا سیر خور کم کن حزن
- Atın ölümü, köpeklere bir bayram olacak… Çalışıp çabalamadan bir hayli rızık dökülüp kalacak“ dedi.
- مر سگان را عید باشد مرگ اسپ ** روزی وافر بود بی جهد و کسپ
- Adam, bu sözü duyunca derhal atı sattı. Horozun dediği çıkmadı, köpeğe karşı mahcup vaziyette kaldı.
- اسپ را بفروخت چون بشنید مرد ** پیش سگ شد آن خروسش رویزرد
- Ertesi günü yine horoz, ekmeği kapınca köpek ağzını açtı, dedi ki: 3315
- روز دیگر همچنان نان را ربود ** آن خروس و سگ برو لب بر گشود
- “A düzenbaz horoz… Bu yalan niceye bir? Niceye bir bu zulümkârlık, bu yalancılık, bu kara yüreklilik?
- کای خروس عشوهده چند این دروغ ** ظالمی و کاذبی و بی فروغ
- Hani at sakatlanacak dediydin, nerde? Sen, düzenci körün birisin, sözünde hiçbir doğru yok!”
- اسپ کش گفتی سقط گردد کجاست ** کور اخترگوی و محرومی ز راست
- Her şeyden haberi olan horoz, köpeğe “Atı sakatlandı, sakatlandı ama başka yerde.
- گفت او را آن خروس با خبر ** که سقط شد اسپ او جای دگر