Sen halka galip geldin, savaşta üst oldun ama,4565
ای که تو بر خلق چیره گشتهای ** در نبرد و غالبی آغشتهای
Allah, seni çeke çeke zincire vurmak için onları mahsustan mağlûp etmiştir.
آن به قاصد منهزم کردستشان ** تا ترا در حلقه میآرد کشان
Kendine gel de mağlûp olanın ardını bırak, dizginini kas, pek at sürme… Ezilir, paralanırsın sonra!
هین عنان در کش پی این منهزم ** در مران تا تو نگردی منخزم
Seni bu suretle tuzağa düşürdü mü ondan sonra o kalabalığın saldırışını görürsün sen.
چون کشانیدت بدین شیوه به دام ** حمله بینی بعد از آن اندر زحام
Akıl, bu üstünlükte bozgunluğu görürken nasıl olur da sevinir?
عقل ازین غالب شدن کی گشت شاد ** چون درین غالب شدن دید او فساد
İleriyi gören akıl gözü keskindir. Allah, o gözü kendi sürmesiyle sürmelemiştir.4570
تیزچشم آمد خرد بینای پیش ** که خدایش سرمه کرد از کحل خویش
Peygamber, “Cennet ehli olanlar, bazı şeyler yüzünden savaşlarda, düşmanlıklarda mağlup ve zebun olurlar” dedi.
گفت پیغامبر که هستند از فنون ** اهل جنت در خصومتها زبون
Bu alt oluş, bu zebunluk; noksan yüzünden, gönüllerinin kötülüğünden yahut da din zayıflığından değil, son derecede ihtiyata riayet ettiklerinden, düşüncelerine inanmadıklarındandır.
از کمال حزم و س الظن خویش ** نه ز نقص و بد دلی و ضعف کیش
Peygamber, Hudeybiye’de kâfirlere üstün gelmişken gizlice “İman etmiş erler olmasaydı” hikmetini işitti.
در فره دادن شنیده در کمون ** حکمت لولا رجال مومنون
Müminlerin halâs olması için melûn kâfirlerden el çekmek farz oldu.