English    Türkçe    فارسی   

4
1058-1067

  • Bu ölü kuştan baş çeken, asla avcının elini bulamaz!
  • هر که او زین مرغ مرده سر بتافت ** دست آن صیاد را هرگز نیافت
  • Ölü kuş der ki: benim murdarlığıma bakma padişahın bana olan aşkına bak... Bak da beni nasıl görüp gözetmekte, bir gör!
  • گوید او منگر به مرداری من ** عشق شه بین در نگهداری من
  • Ben pis değilim... Beni padişah öldürdü; suretim, ölüye benzedi. 1060
  • من نه مردارم مرا شه کشته است ** صورت من شبه مرده گشته است
  • Bundan önce kanadımla uçuyordum; şimdiyse hareketim, padişahın elinden.
  • جنبشم زین پیش بود از بال و پر ** جنبشم اکنون ز دست دادگر
  • Fâni hareketim, derimden çıktı gitti... Şimdiki hareketim bâki, çünkü ondan!
  • جنبش فانیم بیرون شد ز پوست ** جنبشم باقیست اکنون چون ازوست
  • Benim hareketime karşı eğri harekette bulunanı, simurg bile olsa perişan eder, ağlatır, inletir, öldürürüm!
  • هر که کژ جنبد به پیش جنبشم ** گرچه سیمرغست زارش می‌کشم
  • Diriysen aklını başına topla da beni ölü görme... Kulsan benim padişah elinde olduğumu gör!
  • هین مرا مرده مبین گر زنده‌ای ** در کف شاهم نگر گر بنده‌ای
  • İsa, keremiyle ölüyü diriltti... Hâlbuki ben, İsa’yı yaratanın elindeyim. 1065
  • مرده زنده کرد عیسی از کرم ** من به کف خالق عیسی درم
  • Allah elinde oldukça hiç ölü kalır mıyım? İsa’nın elinde bile olsam buna imkân yok!
  • کی بمانم مرده در قبضه‌ی خدا ** بر کف عیسی مدار این هم روا
  • İsa’yım ama nefesimden can bulan bir daha ölmez, ebediyen diri kalır.
  • عیسی‌ام لیکن هر آنکو یافت جان ** از دم من او بماند جاودان