English    Türkçe    فارسی   

4
1644-1653

  • Cebir olsaydı pişmanlık olur muydu? Zulüm olsaydı Allah’ın koruması olur muydu?
  • Gün geçti, ders yarına kaldı... Sırrımız hiç güne sığar mı ki? 1645
  • Ey kötü kişinin yaltaklanmasına inanan, sözleri doğru sayan,
  • Sen su habbelerinden bir kubbe yapmışsın ama o öyle bir çadır ki ipleri pek kuvvetsiz,
  • Hile yıldırıma benzer... Onun ışığıyla yolcuların, yolu görmelerine imkân yok!
  • Bu âlemde de bir şey yok, bu âlemdekilerde de! Her ikisi de vefasızlıkta aynı gönle sahip!
  • Dünyanın oğlu dünya gibi vefasız... Sana yüz tutar ama o, yüz değildir, arkadır! 1650
  • Fakat o cihanın ehli, o cihan gibi ebedi olarak ihsan ve keremdeki ahitlerinde, Peymanlarında dururlar!
  • Hiç iki peygamberin birbirine zıt olduğunu, birbirlerinin mucizesini kapıp aldığını gördün mü?
  • O âlemin meyvesi solar, bozulur mu? Akla mensup neşe kederlenmez ki!