English    Türkçe    فارسی   

4
1747-1756

  • O cömertlik padişahını, o kerem sultanını övüyorsun ama bu övüşe karşılık ayağında bir ayakkabı, bacağında bir şalvar olmalıydı bari!
  • Ben, dedi... Bütün verdiklerini dağıttım; emir ihsanda kusur etmedi hiç!
  • Bütün ihsanlarını aldım, fakat hepsini yetimlere, yoksullara bağışladım.
  • Mal verdim, karşılığında uzun bir ömür aldım... Çünkü içim pek temizdir benim! 1750
  • Bunun üzerine dediler ki: o kutlu mal gittiyse içindeki bu duman, bu hararet nedir ya?
  • İçinde diken gibi yüzlerce pislik var... Hiç keder, muştulanma nişanesi olur mu?
  • Söylediğin o geçmiş şeyler doğruysa nerede aşk, bağışlama ve razı olma nişanesi?
  • Hadi tutalım mal kayboldu gitti, meyil nerede? Sel geçip gittiyse geçtiği yer hani?
  • Gözün evvelce cana canlar katan siyah bir göz idiyse hadi diyelim o güzellik geçti... Fakat neden şimdi gözün gök? 1755
  • A ekşi suratlı, temizlik nişanesi nerede? Senden eğri lâfların kokusu gelmekte, sus!