English    Türkçe    فارسی   

4
1900-1909

  • Sen eksik dirhem korsan ben eksik tartarım... Sen benimle apaydın muamelede bulunursan ben de seninle apaydın muamelede bulunurum! 1900
  • Böylece Süleyman’ın tacı da eğrildi... Aydın günü ona gece etti âdeta!
  • Süleyman dedi ki: Ey taç, neden başımda eğrilirsin... A güneş, doğumdan eksilme benim!
  • O eliyle tacı düzelttikçe taç eğrilmekteydi yiğidim!
  • Tam sekiz kere doğrulttu, sekiz kere eğrildi... Dedi ki: Ey taç, bu ne bu? Eğrilme artık!
  • Taç dedi ki: Beni yüz kere doğrultsan yine eğrilirim... Çünkü inanılır kişi, sen eğrilmedesin! 1905
  • Süleyman, bunun üzerine kalbini doğrulttu... Gönlündeki şehvetten soğudu...
  • Tacı da derhal doğruldu... Nasıl istiyorsa başında öyle durdu.
  • Süleyman, bundan sonra onu mahsustan eğriltmede, taç da inadına doğrulmadaydı.
  • O ulu Peygamber, tacını sekiz kere eğriltti; her defasında taç, başında doğruldu.