English    Türkçe    فارسی   

4
2002-2011

  • Kendine gel de sahipliğimden kaçma, yükün ağırlığından çekinme... Senin canın benim diye ardına düşer, koşar durur!
  • Sen de bir katırsın... Çünkü nefsin üstün. A kendisine tapan, hüküm üstünündür.
  • Fakat ululuk ıssı Allah, sana eşek demedi at dedi... Arap, arap atına “Taal” der.
  • Cefakâr nefis katırlarını bakmak, yola getirmek için Mustafa, Hakk’ın imrahorudur. 2005
  • Kerem ve ihsan çekişiyle “Kul tealev” dedi... “Gelin de sizi riyazetle terbiye edeyim dedi, azgın ve serkeş atları alıştırır, yola getiririm ben.
  • Nefisleri azgınlıktan geçinceye dek bu katırlardan ne tekmeler yedim.
  • Nerede azgınları yumuşatan bir er varsa onların tekmelerinden kurtulmasına bir çare yoktur!
  • Hâsılı belâların çoğu peygamberlere gelir. Çünkü ham kişileri yola getirmek, zaten bir belâdır.
  • Siz, kaidesiz, nizamsız gitmektesiniz; sözüme uyun da rahvan gidin... Bu suretle de uysal bir hale gelin, padişahın bineceği bir at olun! 2010
  • Allah dedi ki: “onlara gelin de, ey terbiyeye alışkın olmayan katırlar, gelin de!