- O genç tepeden tırnağa kadar pisliğe batmıştır... Fakat akarsu, eteğine dokunup akmaktadır! 2035
- پای تا سر غرق سرگین آن جوان ** میزند بر دامنش جوی روان
- Dilediği ile daima yan yanadır da yine de bir dayanacak, huzur bulacak kişinin yanına varabilsem diye ne sabrı vardır, ne kararı!
- دایما پهلو به پهلو بیقرار ** پهلوی آرامگاه و پشتدار
- Nur gizlidir... Arayıp sormak, gizliliğine şahit. Fakat gönül, saçma sözlerden kurtuluş dilemez ki!
- نور پنهانست و جست و جو گواه ** کز گزافه دل نمیجوید پناه
- Fakat dünya zindanında bir kurtuluş yeri olmasaydı gönül ne sıkılırdı, ne de halâs olmayı araştırır, isterdi!
- گر نبودی حبس دنیا را مناص ** نه بدی وحشت نه دل جستی خلاص
- Sıkılıp üzülmen, seni bir memur gibi “Hadi ey sapık, ey yolsuz... Bir doğru yol ara” diye çekip çekiştirmededir...
- وحشتت همچون موکل میکشد ** که بجو ای ضال منهاج رشد
- Doğru yol vardır... Fakat pusuda gizlidir. Bulmak için durmadan, dinlenmeden delicesine aramak gerek; böyle arayan bulur! 2040
- هست منهاج و نهان در مکمنست ** یافتش رهن گزافه جستنست
- Dağınıklık, pusuda topluluğu arar... Sen hemen bu isteyende istenenin yüzünü gör!
- تفرقهجویان جمع اندر کمین ** تو درین طالب رخ مطلوب بین
- Bağdaki cansız mahsulat, köklerinden sürmüş, yetişmiştir... Onlara diriliği vereni anla!
- مردگان باغ برجسته ز بن ** کان دهندهی زندگی را فهم کن
- Hiç müjde verecek biri olmasaydı bu zindandakilerin gözleri, hep kapıya dikilir, kalır mıydı?
- چشم این زندانیان هر دم به در ** کی بدی گر نیستی کس مژدهور
- Irmak olmasaydı yüz binlerce ırmağa batıp ıslanan olur muydu?
- صد هزار آلودگان آبجو ** کی بدندی گر نبودی آب جو