- Hiç müjde verecek biri olmasaydı bu zindandakilerin gözleri, hep kapıya dikilir, kalır mıydı?
- چشم این زندانیان هر دم به در ** کی بدی گر نیستی کس مژدهور
- Irmak olmasaydı yüz binlerce ırmağa batıp ıslanan olur muydu?
- صد هزار آلودگان آبجو ** کی بدندی گر نبودی آب جو
- 2045.Yanını yere koyup yatamıyor, rahatsız oluyorsun... Bil ki evde bir yatağın, yorganın var! 2045
- بر زمین پهلوت را آرام نیست ** دان که در خانه لحاف و بستریست
- Karar edilecek bir yer olmadıkça karasız kişi olmaz... Sersemliği gideren bir şey bulunmasa sersemlik bulunmaz!
- بیمقرگاهی نباشد بیقرار ** بیخمار اشکن نباشد این خمار
- O adam dedi ki: “Hayır hayır ey Allah elçisi. Askere ihtiyar birisini başbuğ yap!
- گفت نه نه یا رسول الله مکن ** سرور لشکر مگر شیخ کهن
- Ey Allah elçisi, genç, aslan oğlu aslan bile olsa askere, ihtiyardan başkası kumandan olmasın!
- یا رسول الله جوان ار شیرزاد ** غیر مرد پیر سر لشکر مباد
- Zaten sen söyledin... Şahidim senin sözün: Kendisine uyulacak kişi pir olmalıdır, pir!
- هم تو گفتستی و گفت تو گوا ** پیر باید پیر باید پیشوا
- Ey Allah elçisi, şu askere bak! Ondan daha yaşlı daha ileri bunca kişi var! 2050
- یا رسولالله درین لشکر نگر ** هست چندین پیر و از وی پیشتر
- Bu ağaçtaki şu sarı yaprağa bakma da onun olgun elmalarını devşir!
- زین درخت آن برگ زردش را مبین ** سیبهای پختهی او را بچین
- Onun sarı yaprakları nasıl olur da bomboş olur... Zaten yaprağının sararması, olgunluk ve kemal alâmetidir.
- برگهای زرد او خود کی تهیست ** این نشان پختگی و کاملیست