English    Türkçe    فارسی   

4
2256-2265

  • Fakat kısmetin değilmiş, kaçırdın... Öyle bir inci dünyada bulunmaz” dedi.
  • Adam gebe kadın doğururken nasıl feryat ederse öyle bağırmaya başladı.
  • Kuş dedi ki: Sana geçmiş şeye gam etme diye nasihat etmedim mi,
  • Mademki geçip gitti, neden gam yersin? Ya öğüdümü anlamadın yahut da sağırsın sen.
  • Sonra bir de sana sapıklığa düşme olmayacak söze sakın inanma demedim mi? Bu ikinci öğüdüm değil miydi? 2260
  • Ben, kendim üç dirhem gelmem aslanım... İçinde on dirhemlik inci nasıl bulunur?
  • Adam, bu söz üzerine kendine geldi, hadi dedi... o üçüncü güzel öğüdü de ver bakalım!
  • Kuş dedi ki: Evet. Allah için o ikisini iyi tuttun da üçüncüsünü sana bedava söyleyeceğim ha!
  • Uykuya dalmış bilgisiz kişiye öğüt vermek, çorak yere tohum saçmaktır.
  • Aptallık ve bilgisizlik yırtığı yama kabul etmez... Ey öğütçü, ona hikmet tohumunu pek saçma. 2265
  • O yarı akıllı balığın kurtulmak için bir çare düşünmesi ve kendisini ölü göstermesi