English    Türkçe    فارسی   

4
2469-2478

  • Sen de görünüşte kapkara bir demire benzersin ama kendini cilala, cilala!
  • Bu suretle de gönlün, suretlerle dolu bir ayna kesilsin; ona her cihetten gümüş bedenli bir güzel aksetsin! 2470
  • Demir gerçi karadır, nursuzdur... Fakat cilalamak, ondaki karalığı giderir.
  • Demir cilalanır, yüzünü güzelleştirir. Bu suretle suretler onda görünebilir.
  • Topraktan yaratılan beden kabadır, karadır ama cila kabul eder, onu cilala!
  • Cilala da onda gayb şekilleri yüz göstersin. Huri ve melek akisleri görünsün!
  • Allah, bil ki sana bir akıl cilâsı vermiştir... Onunla gönül yaprağı arınır, aydınlanır. 2475
  • A binamaz, cilâlanmayı bırakmışsın da heva ve hevesinin iki elini de açmışsın!
  • Heva ve heves kapandı mı cilacının eli açılır.
  • Gayb aynası olan demirde bütün suretler görünür.