English    Türkçe    فارسی   

4
2563-2572

  • Gizli hazineden haberim bile olmadı., yoksa kazma, elimde çiçek demeti kesilirdi!
  • Ah, o zaman kazmanın hakkını verseydim şimdi gamdan kurtulmuş olurdum!
  • Gözümü nakşa, takmış, çocuklar gibi aşk oyunlarına dalıp kalmıştım! 2565
  • O muradına erişmiş hakim, sen bir çocuksun. Evde nakışlarla, suretlerle dolu diyerek ne de doğru, ne de güzel söylemiştir.
  • İlâhiname de çok vasiyetlerde bulunmuş, tozu dumana ver, varlığının kökünü kazı demiştir.
  • Firavun ey Musa dedi; kâfi, gönlüm, ıstıraptan eridi gitti., artık üçüncü vadini söyle!
  • Musa dedi ki; üçüncüsü şu: Devletin iki kat artar, iki âlemin de düşmandan arınmış devlet ve saltanatına nail olursun!
  • Şimdiki devlet ve ikbalinden daha fazla devlete, ikbale ve ülkelere sahip olursun. Şimdiki devletin savaş içindedir, o devlet sulh ve huzur içinde! 2570
  • Savaş âleminde sana böyle bir devlet ve ülke ihsan eden, bir gör de bak, sulhta ülkene nasıl bir sofra kurar!
  • Keremiyle cefa zamanında onları veren, vefa zamanında seni nasıl görüp gözetir, arayıp yoklar, bir bak da gör!