- Her gece bu buluşmanın iştiyakıyla sabahlara kadar "Ey yücelerden yüce arkadaş!" der dururdu!
- هر شبی تا روز زین شوق هدی ** ای رفیق راه اعلی میزدی
- "Bana kim safer ayı çıktı diye müjde verirse._x000D_
- گفت هر کس که مرا مژده دهد ** چون صفر پای از جهان بیرون نهد
- Kim safer gitti, Rebiyyülevvel geldi diye beni muştularsa ben de onu cennetle muştular, ona şefaatçi olurum dedi." 2590
- که صفر بگذشت و شد ماه ربیع ** مژدهور باشم مر او را و شفیع
- Ukâşe gelip müjde dedi., safer çıktı gitti. Peygamber de "Ey ulu aslan, cennet senindir" buyurdu
- گفت عکاشه صفر بگذشت و رفت ** گفت که جنت ترا ای شیر زفت
- Başka birisi de gelip safer çıktı dedi., bet dedi ki: O müjdeyi Ukâşe aldı!
- دیگری آمد که بگذشت آن صفر ** گفت عکاشه ببرد از مژده بر
- Erler, görüyorsun ya, âlemden göçmeden neşeleniyorlar, şu çocuklarsa âlemde kalmalarına seviniyorlar!
- پس رجال از نقل عالم شادمان ** وز بقااش شادمان این کودکان
- İyi suyun tadını tatmayan kör kuşa, acı su, kevser görünür.
- چونک آب خوش ندید آن مرغ کور ** پیش او کوثر نیامد آب شور
- Musa da, senin saf ikbaline bir dert erişmez diye bu tarzda kerametler sayıp dökmekteydi. 2595
- همچنین موسی کرامت میشمرد ** که نگردد صاف اقبال تو درد
- Firavun, pek güzel, iyi söyledin ama bir de iyi bir dostla görüşeyim, danışayım dedi.
- گفت احسنت و نکو گفت ولیک ** تا کنم من مشورت با یار نیک
- Firavun'un, Masa aleyhisselâm'a inanma hususunda Asiye'ye danışması
- مشورت کردن فرعون با ایسیه در ایمان آوردن به موسی علیهالسلام
- Firavun, bu sözü Asiye'ye açtı. Asiye dedi ki: A gönlü kararmış, bu vaatlere can ver!
- باز گفت او این سخن با ایسیه ** گفت جان افشان برین ای دلسیه