English    Türkçe    فارسی   

4
2724-2733

  • O melun naralar attı, ağladı... Kavuğunu, sarığını yere attı.
  • بانگها زد گریه‌ها کرد آن لعین ** کوفت دستار و کله را بر زمین
  • 2725.Dedi ki: Böyle küstahça ve abes sözleri nasıl, oldu da padişahın yüzüne karşı söyledi? 2725
  • که چگونه گفت اندر روی شاه ** این چنین گستاخ آن حرف تباه
  • Sen, bütün âlemi hükmüne almış, işini, bahtın yardımı ile altın haline getirmişsin.
  • جمله عالم را مسخر کرده تو ** کار را با بخت چون زر کرده تو
  • Padişahlar, inatsız, ısrarsız doğudan da sana vergi getirmedeler, batıdan da!
  • از مشارق وز مغارب بی‌لجاج ** سوی تو آرند سلطانان خراج
  • Ey ulu padişah, bütün padişahlar, sevinçle senin kapının eşiğini öpüyorlar!
  • پادشاهان لب همی مالند شاد ** بر ستانه‌ی خاک تو این کیقباد
  • Düşmanın atı, atımızı gördü mü sopa görmeden yüz çevirmede!
  • اسپ یاغی چون ببیند اسپ ما ** رو بگرداند گریزد بی عصا
  • Şimdiye dek âlemin tapındığı, secde ettiği sendin., şimdi kulların en aşağısı mı olacaksın? 2730
  • تاکنون معبود و مسجود جهان ** بوده‌ای گردی کمینه‌ی بندگان
  • Bir efendinin kula tapmasındansa binlerce defa ateşe atılması daha hoş!
  • در هزار آتش شدن زین خوشترست ** که خداوندی شود بنده‌پرست
  • Hayır buna imkân yok! Ey Çin ülkesini bile hükmü altına alan padişahım, önce beni öldür de seni bu halde görmeyeyim!
  • نه بکش اول مرا ای شاه چین ** تا نبیند چشم من بر شاه این
  • Padişahım, önce benim boynumu vur da bu alçalmayı gözlerim görmesin!
  • خسروا اول مرا گردن بزن ** تا نبیند این مذلت چشم من