English    Türkçe    فارسی   

4
278-287

  • Bokböceği, daima pislik taşır durur... Bu yüzden de gülsuyundan bayılır.
  • Onun ilâcı yine köpek pisliğidir... Çünkü ona alışmıştır, onunla halli hamur olmuştur.
  • “Pisler, peslerindir” ayetini oku da bu sözün önünü, sonunu anla! 280
  • Öğütçüler, pis kişiyi, ona bir kapı açılması, iyileşmesi için amberle, gülsuyu ile tedavi etmek isterler!
  • Fakat ey inanılır, itimat edilir kişiler, pislere temiz şeyler lâyık değildir ki!
  • Onlar, vahyin güzel kokusuyla eğrilmişler, sapıtmışlardır da “Siz bize uğursuzsunuz, biz, sizin yüzünüzden kötülüğe uğradık” diye feryada başlamışlardır.
  • “Bu söz, bize zahmet veriyor, bu sözden hastalanıyoruz... Sizin vaazınız iyi değil, bize iyi gelmiyor.
  • Eğer yine susmaz da nasihate başlarsanız derhal sizi taşlar, öldürürüz. 285
  • Biz, oyunla, abes ve saçma şeylerle semirmişiz... Öğüte hiç alışmamışız!
  • Bizim gıdamız yalandır, asılsız lâftır, saçma sapan sözlerdir... Sizin bildirdiğiniz şeyler, midemizi bozuyor.