- Sonradan yaratıldığına delil nedir? söyle; yoksa sus, fazla söylenmeye kalkma!
- چیست برهان بر حدوث این بگو ** ورنه خامش کن فزون گویی مجو
- Adam dedi ki: Bu derin denizde bir gün iki bölük halkın bahse giriştiklerini gördüm.
- گفت دیدم اندرین بحث عمیق ** بحث میکردند روزی دو فریق
- Onlar çekişir bahsederken halk onların başına üşüştü. 2840
- در جدال و در خصام و در ستوه ** گشت هنگامه بر آن دو کس گروه
- Ben de kalabalığın arasına karıştım, onların sözlerini, hallerini anlamak için durdum, bekledim.
- من به سوی جمع هنگامه شدم ** اطلاع از حال ایشان بستدم
- Bir bölüğü âlem fânidir... şüphe yok ki bu yapının bir yapıcısı var diyordu.
- آن یکی میگفت گردون فانیست ** بیگمانی این بنا را بانیست
- Öbür bölüğün bu âlem kadimdir, evveli yoktur, yaratıcısı yapıcısı da yoktur... varsa bile kendisidir diyordu.
- وان دگر گفت این قدیم و بی کیست ** نیستش بانی و یا بانی ویست
- Tanrıya inanan, yaratıcıyı inkar ettin... geceyle gündüzü getirip götüren ve rızk veren Tanrıya münkir oldun, dedi.
- گفت منکر گشتهای خلاق را ** روز و شب آرنده و رزاق را
- Filozof ben dedi... delilsiz sözü dinlemem, taklide ancak ahmak olan kapılır! 2845
- گفت بی برهان نخواهم من شنید ** آنچ گولی آن به تقلیدی گزید
- Hadi delilini göster... yoksa bu âlemde delilsiz söz dinlemem ben!
- هین بیاور حجت و برهان که من ** نشنوم بی حجت این را در زمن
- Mümin dedi ki: Delil, canımdadır... canımın içinde gizli delilim var!
- گفت حجت در درون جانمست ** در درون جان نهان برهانمست