- Bu iş senin zorunla, senin kuvvetinle olmayacak ama o mescidi, oğlun yapacak!
- گرچه بر ناید به جهد و زور تو ** لیک مسجد را برآرد پور تو
- Ey hikmet sahibi, onun yaptığı senin yaptığındır... Evveline evvel olmayan bir zamandan beri inananlar, birbirlerinin aynıdır, birdir onlar!
- کردهی او کردهی تست ای حکیم ** مومنان را اتصالی دان قدیم
- İnananlar sayılıdır, çoktur ama iman birdir... Cisimleri çoktur ama canları tektir.
- مومنان معدود لیک ایمان یکی ** جسمشان معدود لیکن جان یکی
- İnsanda öküzün, eşeğin anlayışından ve canından başka bir akıl, başka bir can vardır.
- غیرفهم و جان که در گاو و خرست ** آدمی را عقل و جانی دیگرست
- O deme erişen, o makamda Allah velisi olan kişide de, insandaki candan, akıldan başka ve ayrı bir can ve akıl vardır. 410
- باز غیرجان و عقل آدمی ** هست جانی در ولی آن دمی
- Hayvani canlarda birlik yoktur... Sen bu birliği rüzgârın ruhunda arama!
- جان حیوانی ندارد اتحاد ** تو مجو این اتحاد از روح باد
- Bu hayvani can, ekmek yese insani ruhun karnı doymaz; bu yük çekse o, sıkıntı çekmez!
- گر خورد این نان نگردد سیر آن ** ور کشد بار این نگردد او گران
- Hatta onun ölümüyle bu hayvani ruh, neşelenir, sevinir... İnsani ruhun bir şey elde ettiğini görünce de hasedinden ölür!
- بلک این شادی کند از مرگ او ** از حسد میرد چو بیند برگ او
- Kurtların, köpeklerin canı, hep ayrı ayrıdır. Bir olan Allah aslanlarının canlarıdır.
- جان گرگان و سگان هر یک جداست ** متحد جانهای شیران خداست
- Canları diye cemi sırasıyla söyledim... Çünkü o bir tek can, cisme nispetle yüz olur! 415
- جمع گفتم جانهاشان من به اسم ** کان یکی جان صد بود نسبت به جسم