Suya ceviz atanın ateşi nasıl kuvvetlendiyse aşk ateşi de güzel seslerle kuvvet bulunur!
آتش عشق از نواها گشت تیز ** آن چنان که آتش آن جوزریز
Susuz adamın ceviz ağacına binip silkelemesi ve cevizlerin çukurdaki, erişemediği suya düşmesi, bu suretle suyun sesini duyup onunla zevklenmesi, neşelenmesi
حکایت آن مرد تشنه کی از سر جوز بن جوز میریخت در جوی آب کی در گو بود و به آب نمیرسید تا به افتادن جوز بانگ آب# بشنود و او را چو سماع خوش بانگ آب اندر طرب میآورد
Su, pek derin yerdeydi... Susuzun biri suyun üst tarafında bulunan ceviz ağacına binmiş, ağacı silkeliyordu.745
در نغولی بود آب آن تشنه راند ** بر درخت جوز جوزی میفشاند
Ağaçtan cevizler, suya düştükçe suyun sesini dinliyor, sudan meydana gelen habbeleri seyrediyordu.
میفتاد از جوزبن جوز اندر آب ** بانگ میآمد همی دید او حباب
Bir akıllı adam, bunu görüp dedi ki: Yiğidim bu cevizler, seni susatır!
عاقلی گفتش که بگذار ای فتی ** جوزها خود تشنگی آرد ترا
Suya bir hayli ceviz düşüyor ama su derinde... Senden uzakta!
بیشتر در آب میافتد ثمر ** آب در پستیست از تو دور در
Sen, yukarıdan aşağıya zahmetlerle ininceye kadar su da onları daha uzağa götürecek!
تا تو از بالا فرو آیی به زور ** آب جویش برده باشد تا به دور
Adam dedi ki: Benim bu ağaç silkelemeden maksadım ceviz toplamak değil... Görünüşe bakma da maksadıma iyi dikkat et!750