- Resim, ister padişah resmi olsun, ister zengin resmi... Değil mi ki resimdir, candan nasibi yoktur!
- نقش اگر خود نقش سلطان یا غنیست ** صورتست از جان خود بی چاشنیست
- O, başkaları için bezenmiştir... Beyhude yere ağzını, gözünü açmıştır.
- زینت او از برای دیگران ** باز کرده بیهده چشم و دهان
- Sen, kendi kendine savaşa girişmişsin... Başkalarını kendin olarak tanımamış, anlamamışsın!
- ای تو در بیگار خود را باخته ** دیگران را تو ز خود نشناخته
- Sen hangi surette rastlasan, bu, benim diye durup kalıyorsun ama vallahi o, sen değilsin!
- تو به هر صورت که آیی بیستی ** که منم این والله آن تو نیستی
- Bir zamancağız halktan uzaklaşsan, yapayalnız kalsan ta boğazına kadar gama, endişeye batarsın. 805
- یک زمان تنها بمانی تو ز خلق ** در غم و اندیشه مانی تا به حلق
- Hâlbuki bu, nasıl sen olabilir? Sen o tek kişisin; Sen kendinin güzelisin, kendinin dilberisin, kendinin sarhoşusun!
- این تو کی باشی که تو آن اوحدی ** که خوش و زیبا و سرمست خودی
- Kendinin kuşu, kendinin avı, kendinin tuzağısın... Kendinin başköşesi, kendinin döşemesi, kendinin damısın!
- مرغ خویشی صید خویشی دام خویش ** صدر خویشی فرش خویشی بام خویش
- Cevher ona derler ki varlığı, kendi kendine olsun... Onunla var olan, onun feri bulunan şey, arazdır.
- جوهر آن باشد که قایم با خودست ** آن عرض باشد که فرع او شدست
- Sen de Âdemoğluysan onun gibi ol, bütün zürriyetleri kendinde gör!
- گر تو آدمزادهای چون او نشین ** جمله ذریات را در خود ببین
- Testide ne vardır ki nehirde olmasın... Evde ne vardır ki şehirde bulunmasın! 810
- چیست اندر خم که اندر نهر نیست ** چیست اندر خانه که اندر شهر نیست