English    Türkçe    فارسی   

5
1353-1362

  • Eline sapı yıpranmış bir süpürge aldı, develerin yatması için ahırı süpürüyor göründü.
  • Elinde süpürge kapıyı açınca kadın, dudak altından seni usta seni, dedi.
  • Yüzünü ekşittin, eline süpürgeyi aldın, iyi. Fakat yemeden içmeden kesilmiş eşeğin hali ne? 1355
  • İşi yarıda kalmış, öfkeli, aleti oynayıp durmada. Gözleri kapıda seni beklemede.
  • Bunu dudağı altından söyledi, halayıktan gizledi. Onu suçsuz gibi ululayıp,
  • Dedi ki: Tez çarşafını başına al. Filan eve git benden selam söyle.
  • Şunu söyle, böyle yap, şöyle et. Neyse ben kadınların masallarını kısa kesiyorum.
  • Maksat neyse sen onun hülasasını al. O işi görmezlikten gelen kadın onu yola vurunca, 1360
  • Zaten şehvetten sarhoş olmuştu, hemen kapıyı kapadı, oh dedi.
  • Yalnız kaldım, bağıra, bağıra şükredeyim. Artık erkeklerin gah tam, gah yarım yamalak yakınlaşmasından kurtuldum.