English    Türkçe    فارسی   

5
2029-2038

  • Halis laal, ister kendisini sevsin, ister güneşi.
  • خواه خود را دوست دارد لعل ناب  ** خواه تا او دوست دارد آفتاب 
  • Bu iki sevgide zaten fark yoktur. Her iki tarafta da doğu ışığından başka bir şey yoktur ki. 2030
  • اندرین دو دوستی خود فرق نیست  ** هر دو جانب جز ضیای شرق نیست 
  • Fakat taş laal olmadıkça kendisine düşmandır. Çünkü orada bir varlık değil, iki varlık vardır.
  • تا نشد او لعل خود را دشمنست  ** زانک یک من نیست آنجا دو منست 
  • Çünkü taş karanlıktır, gündüz bile kördür. Karanlıksa hakikatte nurun zıddıdır.
  • زانک ظلمانیست سنگ و روزکور  ** هست ظلمانی حقیقت ضد نور 
  • O, kendisini sever, kafirdir. Çünkü, büyük Güneşi men eder durur.
  • خویشتن را دوست دارد کافرست  ** زانک او مناع شمس اکبرست 
  • Şu halde taşın “ben” demesi yaraşır bir şey değil. O, daima karanlıktadır, yokluktadır.
  • پس نشاید که بگوید سنگ انا  ** او همه تاریکیست و در فنا 
  • Firavun ben Tanrıyım dedi alçaldı. Mahsur Ben Hakkım dedi kurtuldu. 2035
  • گفت فرعونی انا الحق گشت پست  ** گفت منصوری اناالحق و برست 
  • O “Benim” deyisin ardından hemen Tanrı laneti ulaştı. Fakat ey seven kişi, bu“Benim” deyişin ardından hemen Tanrı rahmeti ulaştı.
  • آن انا را لعنة الله در عقب  ** وین انا را رحمةالله ای محب 
  • Çünkü, o kara taştı, bu akik. O, nura düşmandı bu aşık.
  • زانک او سنگ سیه بد این عقیق  ** آن عدوی نور بود و این عشیق 
  • Bu “Benim” demek, a boşboğaz, hakikatte “Odur” demektir. Fakat iki nurun birleşmesi gibi de değil, bir şeyin bir şeye sızması gibi de değil.
  • این انا هو بود در سر ای فضول  ** ز اتحاد نور نه از رای حلول