English    Türkçe    فارسی   

5
2099-2108

  • Onun bilgisine karşı “Burada kim şefaatçi olabilir?” Onun ilminden başka pervasızca kim şefaat edebilir?
  • Zaten o suç, önce onun Hilmi yüzünden meydana gelir. Yoksa onun korkusu, kimde suç islemeye mecal bırakır ki? 2100
  • Adam öldürenin kan diyeti Padişahın hilmine havale edilmiştir.
  • Nefsimiz sarhoştu kendinde değildi. O hilimden haberi yoktu. Şeytan, sarhoşluğundan istifade etti de külahını kaptı.
  • Halimliğinin sakisi şarap dökmeseydi Şeytan, nereden Adem’le kavgaya girerdi?
  • Meleklere bilgi belletildiği zaman Adem onların hocasıydı; paralarının ayarına bakan oydu.
  • Fakat cennette hilim şarabını içtiği için Şeytanın bir oyunu ile yüzü sarardı. 2105
  • O bela, Tanrı belletmesinin incileriydi. Onu çabuk çevik bilgi sahibi yapmıştı.
  • Yine Tanrının kuvvetli hilim afyonu, hırsız Şeytanı, onun eşyasına doğru sürmüş, getirmişti.
  • Akıl, sakim sensin, elimden tut diye onun hilmine gelir sığınır.
  • Padişahın, Eyaz’a ister affet, ister mücazatta bulun.. Adalet ve lütuf bakımından hangisini yapsan doğrudur ve her birinde maslahatlar vardır. Adalette binlerce lütuf gizli olduğu gibi “Kısasta da sizin için hayat vardır. ” Bir kaatilin hayatı hususunda kısası hoş görmiyen, yalnız onun hayatına bakar, siyaset korkusuyla öyle bir iş yapmaktan çekinecek olan yüz binlerce masumun hayatına bakmaz.