Ey Eyaz, bu işi çabuk bitir. Çünkü bu, bir çeşit öç almadır ki beklenmekte.
ای ایاز این کار را زوتر گزار ** زانک نوعی انتقامست انتظار
Padişahın, Eyaz’a, çabuk bu hükmü bitir, bekleme. “Günler aramızdadır, bazen bize yardım eder, bazen size”deme. Çünkü bekleyiş, ölümden beterdin diye acele etmesini emir buyurması ve Eyaz’ın cevabı
تعجیل فرمودن پادشاه ایاز را کی زود این حکم را به فیصل رسان و منتظر مدار و ایام بیننا مگو کی الانتظار موت الاحمر و جواب گفتن ایاز شاه را
Eyaz, padişahım dedi, bütün ferman senin. Güneş varken yıldız görünmez.
گفت ای شه جملگی فرمان تراست ** با وجود آفتاب اختر فناست
Zühre, Utarit, yahut da şahap ne oluyor ki güneş varken görünebilsin. 2135
زهره کی بود یا عطارد یا شهاب ** کو برون آید به پیش آفتاب
Hırkamla postumdan geçebilseydim hiç böyle kınama tohumu eker miydim?
گر ز دلق و پوستین بگذشتمی ** کی چنین تخم ملامت کشتمی
Odanın kapısındaki kilidi açmak da neydi? Hayale kapılan yüzlerce hasetçi bundan ne umuyordu?
قفل کردن بر در حجره چه بود ** در میان صد خیالیی حسود
Suyun içine el atmışlar, her biri dere de kuru toprak arıyordu.
دست در کرده درون آب جو ** هر یکی زیشان کلوخ خشکجو
Hiç derede kuru toprak bulunur mu? Hiç balık suya asi olabilir mi?
پس کلوخ خشک در جو کی بود ** ماهیی با آب عاصی کی شود
Bu yoksulun cefacı olduğunu sanıyorlardı. Halbuki, öyle vefalıyım ki vefa bile benim vefamı görür de utanır. 2140
بر من مسکین جفا دارند ظن ** که وفا را شرم میآید ز من
Mahrem olmayanlardan çekinmeseydim vefaya ait birkaç söz söylerdim.
گر نبودی زحمت نامحرمی ** چند حرفی از وفا واگفتمی
Alem şüpheci ve tutulacak bir yer arayıcı. Onun için bizde deriden hariç söz söyleyelim.
چون جهانی شبهت و اشکالجوست ** حرف میرانیم ما بیرون پوست