English    Türkçe    فارسی   

5
2367-2376

  • İmrahor dedi ki: Sen, birkaç gün onu bana ver de padişahın ahırında kuvvetlensin.
  • Adam, eşeği o merhametli kişiye verdi. O da onu padişahın ahırına bağladı.
  • Eşek, her yanda tavlı, semiz, güzel ve taze arap atlarını gördü.
  • Ayak bastıkları yerler süpürülmüş, sulanmıştı. Saman da tam vaktinde geliyordu, arpa da tam vaktinde. 2370
  • Atların tımarını da görünce başını göğe kaldırdı da dedi ki: Ey ulu Tanrı,
  • Tutalım eşeğim, senin mahlûkun değil miyim? Neden böyle perişanım, neden sırtım yaralı, neden zayıfım?
  • Geceleri arkamın acısından, karnımın acılığından her an ölümümü istiyorum,
  • Bu atların halleri böyle mükemmel. Peki, neden azap ve belâ, yalnız bana mahsus?
  • Derken ansızın savaş koptu. Arap atlarına eğerleri vurup savaşa sürdüler. 2375
  • Onlar, düşmandan oklar yediler. Her yanlarına temrenler sapladı.