English    Türkçe    فارسی   

5
2688-2697

  • Şehrin ileri gelenleri, uluları hep birden kalkıp onun için köşkler hazırladılar.
  • Şeyh, ben dedi, kendimi göstermeye gelmedim, ancak horluğa ve dilenciliğe geldim.
  • Dedikoduda bulunmaya niyetim bile yok. Elimde zembil kapı kapı gezeceğim. 2690
  • Buyruk kuluyum, buyruk da Tanrı'dan. Ben dilencilik edeceğim, dilencilik edeceğim, dilencilik!
  • Dilenirken de duyulmamış sözler söyleyecek değilim. Dilencilerin aşağılık yolundan başka bir yol yordam tutmayacağım.
  • Bu suretle tamamiyle alçaklığa dalayım da ileri gelenlerden de, halktan da kötü sözler duyayım.
  • Tanrı buyruğu candır, ben ona tabiim. O, tamah hakkında "Tamah eden alçalır" buyurdu.
  • Mademki din sultanı, benden tamahkârlık istiyor, bundan böyle kanaatin başına toprak! 2695
  • O alçalmamı istiyor, ben nasıl yüceliğe savaşırım? O, dilenci olmamı diliyor, ben nasıl beylik ederim?
  • Bundan böyle benden yalnız dilencilik ve alçak iste. Dağarcığımda yirmi tane Abbas var benim.