- O hizmette daha fazla gayrette bulun, o işe daha fazla alış ve sarıl demektir.
- بلک تحریضست بر اخلاص و جد ** که در آن خدمت فزون شو مستعد
- Sana, adamım, ne dilersen dile. İşin iş, dilediğin şey, dilediğin gibi olacak deseler.
- گر بگویند آنچ میخواهی تو راد ** کار کار تست برحسب مراد
- O zaman tembellik etsen de caizdir. Çünkü ne dilersen olup bitecek.
- آنگهان تنبل کنی جایز بود ** کانچ خواهی و آنچ گویی آن شود
- Fakat "Tanrı, neyi dilediyse o oldu." Hüküm, mutlak ve ebedî olarak onundur derlerse, 3115
- چون بگویند ایش شاء الله کان ** حکم حکم اوست مطلق جاودان
- Neden o işe yüzlerce adam gibi sarılmaz, kulcasına o işin etrafında dönüp dolaşmazsın?
- پس چرا صد مرده اندر ورد او ** بر نگردی بندگانه گرد او
- Vezir, neyi dilerse o olur. Alıp tutmada hüküm onun hükmü derlerse.
- گر بگویند آنچ میخواهد وزیر ** خواست آن اوست اندر دار و گیر
- Derhal yüz adammışsın gibi onun etrafında dönüp dolaşır, başına ihsan ve lûtuflar dökmesi için elinden geleni yapmaya mı kalkışırsın;
- گرد او گردان شوی صد مرده زود ** تا بریزد بر سرت احسان و جود
- Yoksa vezirden, vezirin köşkünden kaçıp gider misin? Bu son hareket, onun yardımını,lűtfunu aramak değildir ki.
- یا گریزی از وزیر و قصر او ** این نباشد جست و جوی نصر او
- Sen, bu sözü ters anladın da tembelleştin, anlayışına ters bir hal oldu, akim karıştı gitti. 3120
- بازگونه زین سخن کاهل شدی ** منعکس ادراک و خاطر آمدی
- Emir, o filân efendinindir demek, ne demektir? Sakın ha,ondan başkasıyla az düş kalk.
- امر امر آن فلان خواجهست هین ** چیست یعنی با جز او کمتر نشین