- Tanrı, ey doğru özlü Peygamber, söyle dedi. Çünkü bu,denizdir,söyle,azalmaz.
- امر قل زین آمدش کای راستین ** کم نخواهد شد بگو دریاست این
- Yine "Susun ve dinleyin" dendi. Yani kendinize gelin, suyunuzu telef etmeyin, bağ susuzdur.
- انصتوا یعنی که آبت را بلاغ ** هین تلف کم کن که لبخشکست باغ
- Babacığım, bu sözün sonu gelmez. Bu sözü bırak da sonuna bak. 3200
- این سخن پایان ندارد ای پدر ** این سخن را ترک کن پایان نگر
- Gayretim koymuyor, senin önünde dursunlar, âşık olmadıkları halde sana gülsünler!
- غیرتم آید که پیشت بیستند ** بر تو میخندند عاشق نیستند
- Aşıkların, anbean kerem perdesi ardında senin için nara atmadalar.
- عاشقانت در پس پردهی کرم ** بهر تو نعرهزنان بین دم بدم
- Sen de o gayp âşıklarına âşık ol,şu beş günlük âşıklara pek aldırış etme.
- عاشق آن عاشقان غیب باش ** عاشقان پنج روزه کم تراش
- Bunlar, hileyle, düzenle seni yerler. Yıllardır bunlardan bir habbe bile görmedin.
- که بخوردندت ز خدعه و جذبهای ** سالها زیشان ندیدی حبهای
- Halkın yoluna niceye bir hengâme salıp duracaksın? Ayağın mecruh senin,hiçbir muradına ermedin gitti. 3205
- چند هنگامه نهی بر راه عام ** گام خستی بر نیامد هیچ کام
- İyilik, hoşluk zamanında hepsi dosttur,eştir. Fakat dert ve gam zamanı Tanrı'dan başka kim sana dost?
- وقت صحت جمله یارند و حریف ** وقت درد و غم به جز حق کو الیف
- Gözün, dişin ağrıdığı zaman feryada erişen Tanrı'dan başka elinden tutan var mi?
- وقت درد چشم و دندان هیچ کس ** دست تو گیرد به جز فریاد رس